“Anlıyorum ama konuşamıyorum.” Türkler olarak İngilizce seviyemiz sorulduğunda bu cümleyi çokça kurarız. İlk okuldan beri İngilizce eğitimi alsak da İngilizce seviyemiz gramer konularının her ayrıntısını bilip kelime ezberlemekten öteye gidemiyor. Çünkü bu dili hep ders çalışarak, kural ezberleyerek sınav odaklı öğrenmeye çalıştık, maalesef ki yabancı dil öğrenmenin önemi lafta kaldı. Bu noktada yurtdışında eğitim almak ile Türkiye’de eğitim almak arasında önemli farklar oluşuyor. İşte o farklardan 5 tanesi:
Türkiye’de İngilizce dersleri, Türk mantığıyla Türkçe olarak anlatılır, bu da İngilizce öğrenmemizi oldukça zorlaştırır. Yurtdışında eğitim almak ise bize avantaj katacaktır.
Yurtdışında dil okuluna gittiğinizde ise derslerinizi anadili İngilizce olan bir öğretmenden dinlersiniz.
Bu da o dilin aksanını ve kurallarını en doğru biçimde duyacak ve öğreneceksiniz demektir.
Türkiye’de herhangi bir dil kursunda eğitim alırken elde edemeyeceğiniz bir şey vardır: Dil eğitiminiz Türkiye’deyken dersin bitmesiyle son bulur, dersten sonra hayatınızı Türkçe devam ettirmeye devam edersiniz. Fakat yurtdışında eğitim aldığınızda, eğitiminiz derste öğrendiklerinizle sınırlı kalmaz çünkü sokakta veya caddede yürürken, markette alışveriş yaparken veya bir kafede kahvenizi içerken de o dile maruz kalırsınız. Bir dili konuşabilmek için önce o dili duymak gerekir, yurtdışında eğitim almak size Türkiye’de elde edemeyeceğiniz bu şansı verir.
Bilindiği üzere ülkemizde ilkokul 4.sınıftan lise sona kadar İngilizce eğitimi verilmekte.
Hatta bazı okullarda ilkokul 1.sınıfta İngilizce eğitimine başlanıyor.
Bu durum teoride iyi görünse de pratikte hiç öyle değil, yıllarca süren eğitimlerden ve ek kurslardan sonra bile hala İngilizce öğrenemiyoruz, kalıplaşmış cümleleri söylemekten ileri gidemiyoruz. Belki de öğrenemiyoruz demek doğru bir tabir değildir, öğretilemiyor.
Çünkü Türkiye’de İngilizce öğretilirken sürekli gramer’e yoğunlaşılmakta veya belli bir sınavda belli bir puanı almaya odaklı eğitim verilmektedir.
Elbette gramer öğrenmeliyiz fakat pratik yapmadan öğrendiğimiz gramer kurallarının bir anlamı olmayacaktır. Yurtdışında dil eğitimi alırken hayatınızı devam ettirmek için o dili kullanmak zorunda kalırsınız, tanıştığınız yabancı arkadaşlarınızla ortak noktanız İngilizce’dir, bu da İngilizcenizi akıcılaştırmanıza olanak tanır.
Toplumların dil ve kültürlerinin iç içe olduğu bir gerçektir. Dil, bir kültür taşıyıcısı ve kültür aktarıcısıdır. Bir toplumun tarihi, değer ölçüleri, dünya görüşü o milletin kültürünün birer parçasıdır. Tüm bu ortak değerler dil aracılığıyla aktarılır. Yurtdışında o dilin doğduğu topraklarda eğitim alırken, aynı zamanda o milletin kültürünü de tanıma şansı elde edersiniz.
Türkiye’deki dil kurslarının hemen hemen hepsinde aynı döngü oluşur. Derse girilir, kurallar öğretilir, ödevler verilir ve sınavlar olur. Yıllarca süren bu döngüde öğrenci sıkılabilir, o dili öğrenmeyi gözünde büyütebilir. Eğitim almak için yurtdışına gittiğinizde kaldığınız şehrin tarihi ve turistik yerlerini gezip görme fırsatınız olur. Sadece o şehir de değil, yakındaki şehir ve ülkeleri de ziyaret edebilirsiniz. Bu da eğitim sürecinizi daha keyifli hale getirir, sizi motive eder.
Dubai’de Çalışma İzinli Dil Eğitimi Dubai’de dil eğitimi ve çalışma izni programları gün geçtikte popülerleşiyor. Hem dil okuluna giderek İngilizcenizi geliştirebilir hem de eğitim süresince
Work and Travel mı ? Dil Okulu mu ? Work and Travel mı yapmalıyım ? Yoksa Dil Okulu‘na mı gitmeliyim ? Karar veremediniz mi ?
Kanada Eğitim Vizesi Uzatma Kanada için vize konusunda en çok sorulan soru Kanada’da eğitim alırken vizemi uzatabilir miyim oluyor. Kanada eğitim vizesi uzatma sorusunun cevabı
